O
gün bütün gece ay eksikliği vardı gökyüzünde
Mavi
alınlı çocuğun naifliği vardı onun yüreğinde
Bulduğu
eski bir lambanın yanağını okşadı
Çıktı
içinden takkeli kel bir cinler padişahı
Kapı
çalma'sız çıka geldi habersiz
Belinde
kırmani soğuk silahı
Karnına
saplı soğuk bir bıçak
ve
açlık
kuru
ekmek
kuru
soğan
kuru
ekmek
kirli
su
hadi
gözlerini yum bu temmuz akşamı:
Senin
bu şuursuz ve kirli sevinçlerin
gecenin
en zifiri karanlığında
belki
yakamozun en güzeli olurdu
dilimizde
olmasaydı kilit, kolumuzda paslı zincir
Ömrümüz
salınarak akıyor garip bir meçhule
Bu
günün tesellisini bekleyerek yarından
Zülfikar GİRİŞ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder